Oduncu amcanın son yolculuğu

 

 

Sizlere, Anadolu’lu Ezop’un şiirleştirdiğim bir masalını sunuyor, şiirli haftalar diliyorum…

 

Son günü gelince Oduncu Amca’nın,

Hemen dikildi tam karşısına;

Hani herkesin ürktüğü o Ecel Meleği…

Ve bir ‘merhaba’ der demez Oduncu Amca;

“Haydi dostum haydi, hemen çıkıyoruz yola!”

Dedi Ecel Meleği, acele acele…

Öyle bir ürperdi ki Oduncu Amca da,

Başladı tirtir titremeye;

Hem de tepeden tırnağa:

“Bir dakika, bir dakika!” diyebildi Odunca Amca.

Sonra da büktü boynunu soluya soluya:

“Bakın, bir dileğim var sizden,” dedi.

Ve başladı kesik kesik konuşmaya:

”Biraz daha kalayım, diyorum,

Ben buralarda izninizle..

Yapacak çok işlerim var çünkü, anlarsınız…

Hazırlamadım örneğin vasiyetnamemi bile!

Sonra çok uzun bir yolculukmuş bu,

Hani hep duyduğuma göre…

Biraz giyim kuşam da alsam diyorum yanıma…

Bakarsınız üşürüm, olur ya,

Bu çok uzun sürecek yolculukta!”

Tatlı tatlı gülümsedi Ecel Meleği:

“Bak dostum, dedi, kaç kez uyardım seni,

Hazırlan yapacağımız bu yolculuğa diye…

Doğru değil mi?”

-Ama ben, dedi Oduncu Amca,

Hiç görmedim ki sizi;

Ne de duydum sesinizi!..”

-Nasıl duymazsın, görmezsin beni,

Diye gürledi Ecel Meleği.

Her gün alıp alıp götürürken ben,

Senin yaşıtlarından birini örneğin

Yada daha yaşlısını senden;

Bazen çocukları, bazen bebekleri,

Önüme katıp katıp onları götürürken,

Nasıl görmemiş, duymamış olursun beni?

İşte ben bütün o uyarılarımla,

Hep anımsatıyordum aralıksız;

Bak sana da böyle gelecek diye sıra…

Üstelik gitgide zayıflıyordu gözlerin,

Öyle değil mi?

Ve de azar azar ağırlaşıyordu örneğin,

O hızlı adımların, o kulakların…

İşte yavaş yavaş, böyle böyle dostum,

Hep yaklaşıyordum sana…

Hâlâ nasıl olur da duymadım dersin,

O ayak seslerimi oncasına belirgin?

Kısacası, haydi dostum,

Hemen çıkıyoruz yola:

Yolumuz da, dediğin gibi, çok uzun…

Bak kimler var kimler daha,

Beni bekleyen,

Tam karşıdaki o upuzun kuyrukta!

O öyle bir kuyruktur ki,

Zor olur anlatması şimdi…

Boşalır bir yandan o kuyruk,

Ben alıp alıp götürdükçe birini…

Ama hemen bir başkası,

Doldurur o boşalan yeri!

İşte bu yüzden güzel dostum,

O kuyruk hep öyle,

Sanki olduğu gibi durur…”

Bu sözlerin ardından,

Ecel Meleği ve Oduncu Amca,

Kimselere duyurmadan,

Çıktılar usulca;

O dönüşsüz, o son yolculuğa…

(Yaşar ATAN)

Mitolojiyle ilgilenen okurlarımıza, aşağıdaki kitapları öneriyoruz:

-. AKDENİZLİ TANRILAR (Yaşar ATAN– 2. Baskı)

-.AKDENİZ  MİTOLOGYASINDAN EFSANELER (Yaşar ATAN –)