Sınır dışı etme yasasında değişiklik isteniyor

 

 

2016’nın sonunda çıkarılan yasaya göre, suçlu yabancılar daha hızlı bir şekilde ülkeden sınır dışı edilecekti. Ancak yasanın uygulanması sürecinin kurumları zorlamaya başladığı iddia edildi. Kısa bir zaman önce yeniden düzenlenerek ve hükümleri ağırlaştırılarak onaylanan Terörle Mücadele yasasından sonra, Ulusal Konsey şimdi de, hafif ama net davalarda ceza kanununda yapılacak bir değişiklikle, ülkeden sınır dışı edilmeye izin vermek istiyor. Ulusal Konsey 14 Haziran’da, Devlet Siyasi Komisyonu’nun (SPK-N) açık çoğunlukla verdiği bir önergeyi onayladı.
Komisyon sözcüsü Kurt Fluri (FDP / SO), önergenin amacının zorunlu ulusal sevk(sınır dışı) uygulamasını birkaç noktada yeniden düzenlemek olduğunu söyledi. Bunun için de ceza kanununun değiştirilmesi gerekmektedir.
İstatistiksel olarak, değerlendirilen, henüz karar verilmemiş vakaların sadece yüzde 39’unun sınır dışı edilmediği bir gerçek olmasına rağmen, zorluk maddesinde sadece istisnai bir feragatten söz ediliyor. Anlaşılır bir şekilde, bu tartışmalara neden oluyor.

Orantılılık ilkesi zaten uygulanıyor
Ancak daha yakından incelendiğinde, orantılılık ilkesinin uygulandığı görülmektedir. En yüksek sınır dışı edilme oranı ciddi suçlar için yüzde 86, küçük suçlar için sadece yüzde 3’tür.
İlk olarak, sevke göre, savcılar, «ceza kararı verilebilmesi için gerekli şartların yerine getirilmesi şartıyla», yani hafif ama devam eden(açık) davalarda ceza kanunu emirleri yoluyla ülkeden sınır dışı etme emri verilebilmesi isteniyor. Bu, önergenin yazılı gerekçesine göre, özellikle ikamet statüsü olmayan veya altı aydan daha az hapis cezasına çarptırılan «suçlu göçmenler» için geçerli olacaktır.
İkincisi, salt sınır dışı edilme tehdidinin varlığı, artık mutlaka bir savunmaya yol açmamalı ve açık durumlarda(devam eden davalarda), gelecekte zorunlu ceza savunması hariç tutulacaktır deniyor.

Cezai suçların listesi ve kapsamları yeniden düzenlenecek
Üçüncüsü, cezai suçların listesi ve kapsamları, kontrol edilmeli ve gerekirse düzeltilmelidir. Hırsızlık gibi küçük ihlâller ve suçlar, özellikle İsviçre’de büyümüş genç göçmen kökenli yabancılar tarafından işlenmişse, ülkeden zorunlu olarak sınır dışı edilmenin dışında bırakılmalıdır. Bu, «küçük davalarda» sert cezaları önlemek içindir deniliyor.
Ulusal Konsey, üç maddenin hepsini sırasıyla 119’a 66, 118’e 66 ve 184’e 0 oyla kabul etti.
Federal Konsey ayrıca, federal hükümet ve kantonların, sevklere ilişkin verilerin toplanması ve zor durum maddesinin uygulanmasının, mümkün olan en kısa sürede uyumlu hâle getirilmesini sağlamalarını istiyor. Fluri’ye göre, kanunda yapılan değişikliklerin yürürlüğe girmesinden bu yana, «cezai yargı istatistikleri bağlamında devletten yapılan sevklerin uygulanma oranında tekrarlayan tutarsızlıklar olmuştur».
Adalet Bakanı Karin Keller-Sutter de önergeyi Federal Konsey adına memnuniyetle karşıladı. Ceza Kanunu ve Ceza Muhakemesi Kanunu, Devlet Konseyi’nin kararına bağlı olarak şimdi değiştirilecek veya uyarlanacaktır.