Yabancılar ve Entegrasyon Kanununda Değişiklik (AIG 50) Göçmen kadınlara yönelik aile içi şiddete karşı daha fazla koruma öngörüyor
İlk girişimden 26 yıl sonra neredeyse tüm partilerin desteğiyle: Evli kadınlar, ikamet statülerini kaybetmeden kendilerini şiddete karşı savunabilecek.
Yabancı kadınlar, oturma izinlerini kaybetmekten korktukları için şiddet uygulayan partnerlerinden çoğu zaman ayrılmıyorlar. Göçmen kadınlar şiddet uygulayan partnerlerinden ayrılmak isterlerse sınır dışı edilmekle tehdit ediliyorlar. Oturma izni çoğu zaman kocasının oturma iznine bağlı. Bundan etkilenen kadınlar için sonuç ölümcül olabiliyor. Birçoğu kocalarının evliliklerine devam ediyor.
“Yasadaki bu değişiklik kadın cinayetlerine karşı hayat kurtarıcıdır..”
Aslında bu konudaki ilk girişim 1996 da SP Ulusal Meclis Üyesi Christine Goll tarafından yapıldı. Ancak tüm bu yıllar boyunca şiddetten etkilenen göçmenler için bağımsız ikamet hakkı fikri umutsuz kaldı. Ulusal Konseyin olumlu kararı kendiliğinden oluşmuş bir durum değil. Konunun tekrar ele alınması nedeni, göçmen kadınların aile içi şiddetten daha iyi korunmasını sağlamak için birçok kadın örgütünün, feminist hareketin büyük kararlılığı, mücadelesi ve İstanbul Sözleşmesi’nin 2017 sonunda İsviçre tarafından onaylanmasınındır.
Aile içi şiddet nedeniyle partnerinden ayrılan herkesin bunun sonucunda İsviçre’de ikamet haklarının riske gireceğinden artık endişelenmesine gerek yok.
Ayrıca mevcut düzenleme ve uygulamaların uluslararası düzenlemelerle uyumluluğunu kontrol etme fırsatı da sunuyor. Şiddetten etkilenen kişilerin, özellikle de kadınların korunmasına yönelik standartları gözden geçirmek ve değiştirmek gibi
.