Bu röportajın okuyucuları için kendinizi tanıtarak başlayabilir misiniz?
Michele Scala, Yurtdışı VAUD ve VALAİS kantonları İtalyanları Komitesi Başkanı, Lozan Colonia Libera İtaliana derneği başkanı, Renens belediye meclisi üyesi, Lozan’daki barış yargıçı yargıç-değerlendiricisi, emekli öğretmen ve İtalyan göçü üzerine birkaç kitabın yazarı.
İlk İtalyan göçmenler İsviçre’ye ne zaman geldiler ve kabul koşulları bugünkülerle karşılaştırdığımızda ne gibi farklılıklarla karşılaşıyoruz?
İlk İtalyan göçmenler İsviçre’ye 1820’den itibaren geldiler. Çoğunlukla siyasi mültecilerdi ve kuzeyde Avusturya işgali altındaki İtalyanlar, ortada Fransızlar ve güneyde İspanyollar bağımsızlık için savaştılar. İlk büyük İtalyan göçmen işçi dalgası, demiryolunun geliştirilmesi ve tünellerin kazılmasıyla geldi. O zamanlar yabancılar, İsviçreliler gibi siyasi hakları dışında, tüm haklara sahipti. Bu serbest dolaşma hakkı Avrupa’da 1918’de 1. Dünya Savaşı’nın sonuna kadar vardı. 1930’lardaki ekonomik krizin ardından İsviçre, serbest dolaşımı kaldırmış ve A sezonluk işçi dışında, halen yürürlükte olan çalışma izinlerini (A, B, C) uygulamaya koymuştur. İsviçre’nin BM’ye girmesinin ve Avrupa Birliği ile ikili anlaşmaların imzalanmasının ardından 2002 yılında izin kaldırıldı. Geçen yüzyılın kabul koşulları çok katıydı ve İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin tüm temel haklarından (yemek, uyumak ve ulaşım veya ayrılmak hariç) yoksun bırakılan göçmenlere, özellikle mevsimlik göçmenlere pratikte hiçbir hak tanınmıyordu.
İtalyan göçmenler sınırda İsviçre’ye vardıklarında diş kontrolleri ve genel sağlık kontrolü var mıydı?
2002 yılına kadar sınırda çok sıkı ve düzenli bir sağlık kontrolü (dişler, akciğer röntgenleri, eklem hastalıkları) kontrolleri vardı. Birçok İtalyan göçmen, sağlık kontrollerinin ardından aşağılayıcı koşullarda geri döndü. 1950’lerden 1980’lere kadar, herhangi bir sol siyasi faaliyet veya bağlantı yasaklandı!
İtalyan göçmenler evcil hayvanlarını yanlarında getirebilirler miydi?
Hayır. İtalyan mevsimlik işçilerinin ailelerini almasına bile izin verilmiyordu! İtalya’da mevsimlik işçilerin eşlerine, kocalarının ölümünden sonra siyah giyinen dullara “beyaz dullar” deniyordu. Bazen İsviçre, karısı iş bulursa kabul ediyor ama yine de İsviçre onların çocuklarını almalarını yasaklıyordu. Genellikle İtalya sınırındaki özel okullarda eğitim gördüler ya da gizlice İsviçre’ye götürüldüler. Yakalanıp sınır dışı edilme korkusuyla yaşamış 30.000 gizli veya görünmez çocuktan bahsediyoruz. Genellikle İtalyan derneklerinin gizli sınıflarında veya Katolik misyonlarında , meraklı gözlerden uzakta eğitim gördüler.
Ukraynalı mültecilerin kitlesel gelişi hakkında ne düşünüyorsunuz?
Avrupa ve İsviçre, onları göçmen işçilerden tamamen farklı insani koşullarda ve genel olarak geçen yüzyılın mevsimlik işçilerinden daha iyi koşullarda ağırlamak için, büyük çaba sarf ediyor. Hem de çok daha iyi!
Başka bir mesaj veya duygu eklemek ister misiniz?
Ukraynalılar için İsviçre ve Avrupa’nın ağırlama ve kabul koşullarının değişmesinden dolayı mutluyum ve bu değişikliğin diğer ülkelerden gelen göçmen işçilerle de devam edeceğini umuyorum.
Ayırdığınız zaman için teşekkür ederiz. Ben teşekkür ederim, Arkadaş gazetesine başarılar dilerim.
Ali Korkmaz/Lozan, 1 Mayıs 2022