MERKEZ BANKASI KÂR PAYLAŞIMI AZALTILDI

İsviçre Merkez Bankası (SNB), her yıl artan kârlar açıklarken, kantonlara ve federal hükümete yaptığı dağıtımlar giderek azalıyor. Bunun sebebi ise kârların öncelikle rezervlerin güçlendirilmesine yönlendirilmesi. Ancak bu kararın ardındaki mekanizmalar ve siyasi tercihlerin daha fazla sorgulanması gerekiyor.

SNB 2024’TE NE KADAR KÂR ELDE ETTİ VE BU KÂR NASIL DAĞITILACAK?
2024 yılında SNB, 80 milyar franklık bir kâr açıkladı. Bunun yalnızca 3 milyar frankı kantonlara ve federal hükümete dağıtılacak. Peki, bu devasa kârın geri kalanı nereye gidiyor?
SNB’nin kârı büyük ölçüde sanal değer artışlarından kaynaklanıyor. Portföyündeki yatırım araçlarının (hisse senetleri, dövizler ve altın) değeri 2023 sonunda 800 milyar franktan 2024 sonunda 880 milyar franka çıktı. Ancak bu artış, yalnızca teorik bir değer. SNB bu kazancı nakde çevirmek için varlıklarını satmak zorunda.
Yasalar gereği, bu miktar üçte bir federal hükümete, üçte iki kantonlara aktarılacak. Kantonlar arasındaki dağıtım ise nüfusa göre yapılacak. Örneğin, Zürih gibi nüfusu yoğun kantonlar büyük pay alırken, küçük kantonlar oldukça az miktar alacak.
SNB’nin önceliği, bu kârın büyük bir kısmını rezervlere eklemek. 2022 ve 2023 yıllarında yaşanan 137 milyar franklık devasa zararlar, tüm rezervlerin tüketilmesine yol açtı. Bu zararların telafisi için 2024’teki kârın büyük bir kısmı rezervlere yönlendirilecek.
Son 15 yılda SNB’nin kantonlar ve federal hükümete yaptığı dağıtımlar belirgin şekilde azaldı. 2008 ve 2010 yıllarında zarar edilmesine rağmen SNB 2,5 milyar frank paylaşırken, artık yalnızca kâr edilen yıllarda dağıtım yapılmakta ve bu miktar genellikle 2 milyar frankın altında kalmakta. Bu politika, kamu maliyesine önemli bir kaynak aktarımını engelliyor.

DAĞITIM MİKTARI ANLAŞMAYA BAĞLI
SNB’nin kâr dağıtım miktarları, SNB ile Federal Maliye Departmanı arasında yapılan anlaşmalara dayanıyor. 2021’de yapılan ve 2025’e kadar geçerli olan anlaşma, yıllık dağıtımın maksimum 6 milyar frankla sınırlandırılmasını öngörüyor. Bu sınırlama, kamusal kaynakların artırılması için SNB’nin katkısını önemli ölçüde kısıtlıyor. SNB’nin mevcut politikası, kamu yararını önceliklendirmek yerine finansal elitlerin çıkarlarını koruyan bir yaklaşıma işaret ediyor. Sağ kanat politikacılar, rezervlerin güçlü tutulmasının gerektiğini savunurken, bu görüş kamu kaynaklarının zenginleştirilmesi ihtiyacını görmezden geliyor.
Sosyalist Parti ve Yeşiller, SNB’nin kârlarının emeklilik fonları (AHV/AVS) ve sosyal projelere yönlendirilmesi gerektiğini savunuyor. Bu kaynaklar, aynı zamanda çevre dostu projelerin finansmanı için de kullanılabilecekken mevcut sistem, bu tür dağıtımların önünü tıkıyor.
Sol siyasetçilere göre, SNB’nin kâr dağıtım politikasının değiştirilmesi için anayasal bir reform gerekebilir. Halk inisiyatifleriyle bu yönde bir değişiklik yapılabilir ve kârların daha büyük bir kısmının kamusal projelere aktarılması sağlanarak daha adil bir dağıtım mümkün olabilir.
2024 yılında SNB’nin elde ettiği 80 milyar franklık kârın 21,2 milyar frankı altından geldi. Ancak, geçmişte alınan yanlış kararlar, bu kazançları sınırladı. SNB, 2000-2005 yılları arasında altın rezervlerinin yarısını satarak büyük bir fırsatı kaçırdı. Bu durum, uzun vadeli strateji eksikliğinin somut bir örneği.
SNB’nin kârlarının rezervlere yönlendirilmesi, ekonomik istikrar adı altında kamu yararına zarar veriyor. SNB’nin, yalnızca finansal piyasaların değil, İsviçre halkının ihtiyaçlarını da dikkate alan bir politika izlemesi gerekiyor. Bu durum, kamusal kaynakların adil bir şekilde dağıtılması için yeni bir yaklaşımı ve siyasi bir mücadeleyi zorunlu kılıyor. (Arkadaş)