Avrupa, jeopolitik istikrarsızlık bahanesiyle yeni bir silahlanma yarışına girerken, İsviçreli silah üreticileri bu savaş ekonomisinden yeterince faydalanamamaktan şikâyetçi.
Ancak onları engelleyen barış yanlısı bir tutum değil, ülkenin resmi tarafsızlık politikası. Bu tarafsızlık, doğrudan savaşan ülkelere silah ihracatını yasaklıyor. Ancak bu politika, giderek daha fazla askeri-sanayi lobilerinin ve hükümetin silahlanma planlarının baskısı altına giriyor.
SAVAŞ EKONOMİSİ İŞTAH KABARTIYOR
Ukrayna’daki savaş sayesinde silah sanayisinin devleri kârlarını katlarken, İsviçre’de durum farklı. İsviçre yasaları, savaş halindeki ülkelere silah satışını yasaklıyor. Bu sebeple Almanya ve Hollanda gibi büyük müşteriler İsviçre’den siparişlerini çekti. Geçen yıl Almanya, İsviçre’nin Ukrayna’ya İsviçre menşeli mühimmatın yeniden ihracatına izin vermemesi üzerine İsviçre yapımı silahları satın almaktan vazgeçti. Bu yasal kısıtlama yeni değil, ancak savunma sanayii temsilcileri ve bazı siyasetçiler tarafından giderek daha fazla eleştiriliyor. Çünkü bu kuralların gevşetilmesi, İsviçre’nin savaş ekonomisine daha fazla entegre olmasını sağlayacak.
SANILDIĞINDAN DAHA BÜYÜK BİR SEKTÖR
İsviçre doğrudan silah üretimi yapan büyük bir ülke olmasa da, askeri bileşenler ve “çift kullanımlı” teknolojiler (sensörler, yazılımlar, gece görüş sistemleri, kamuflaj ekipmanları vb.) alanında kilit bir ülke. İsviçre, Thurgau merkezli bir askeri araç üreticisi ve Piranha saldırı tanklarıyla ünlü Amerikan devi General Dynamics’in bir yan kuruluşu olan Mowag, askeri uçak üreten Pilatus, ateşli silah üreticisi Sig Sauer ve özellikle hafif silah mühimmatı üreten İsviçre Konfederasyonu’na ait bir şirket olan Ruag gibi bir dizi büyük silah üreticisine ev sahipliği yapmaktadır. Ayrıca sayısız küçük İsviçreli silah üreticisi de bulunmaktadır.
Sektördeki satışlar düşüyor. Ekonomik İşler Devlet Sekreterliği’nden (SECO) alınan bilgilere göre, 2023 yılında İsviçre’nin 700 milyon CHF değerindeki savaş malzemesi ihracatı bir önceki yıla göre %27 oranında azalmıştır. Ancak bu rakamların ihtiyatla karşılanması gerektiği unutulmamalıdır zira 2022’de satışlar, Dünya Kupası’na ev sahipliği yapmak üzere yoğun bir şekilde donatılan Katar’dan yapılan alımlarla artmıştır. Tarafsızlık maskesinin ardında aslında uluslararası askeri tedarik zincirine entegre olmuş bir sanayi bulunuyor. Ülkede yaklaşık 3000 KOBİ doğrudan ya da dolaylı olarak askeri ekipman üretimine katılıyor ve milyarlarca frank değerinde katma değer sağlıyor.
KÂRLARI AZALAN SİLAH SANAYİİ ŞİKÂYETÇİ
14.000 kişiye doğrudan istihdam sağlayan ve ekonomiye büyük katkı sunan savunma sanayii, sipariş kaybından şikâyet ediyor. Swiss P Defence gibi bazı firmalar işçi çıkarırken, Safran Vectronix gibi diğerleri kısa çalışma uyguluyor. Almanya merkezli Rheinmetall gibi uluslararası şirketler ise İsviçre’deki faaliyetlerini başka ülkelere kaydırıyor.
Sanayiciler, bunun nedenini İsviçre’nin “katı” ihracat kurallarına bağlıyor. Açıkça ifade etmek gerekirse, tarafsızlık politikası nedeniyle İsviçre’nin Avrupa’nın hızlanan militarizasyon sürecine tam olarak katılamamasından rahatsızlar. Avrupa Komisyonu’nun silahlanma için 800 milyar avro yatırım yapmayı planladığı bir dönemde, İsviçreli üreticiler bu fırsatları kaçırmaktan korkuyor.
TARAFSIZLIK POLİTİKASI TEHDİT ALTINDA MI?
Bu baskılar karşısında İsviçre Federal Konseyi, savaş halindeki ülkelere belirli koşullar altında silah ihracatına izin verecek bir yasa değişikliğini gündeme aldı. Parlamento bu tartışmalı değişiklik hakkında yakında karar verecek. Ancak esas soru şu: İsviçre, silah sanayisinin çıkarları uğruna tarafsızlık maskesinden vaz mı geçecek?
Sosyalist Parti’den Vaud Kantonu milletvekili Roger Nordmann’a göre, «Kıta saldırı altındayken tarafsız olunamaz.» Ancak bu argümanın ardında daha derin bir gerçek yatıyor: İsviçre’nin Avrupa’daki askeri-ekonomik sisteme entegrasyonu ve ülkenin geleneksel arabuluculuk rolünün giderek silinmesi.
Avrupa, dünya genelindeki gerilimlere daha fazla silahlanarak yanıt verirken, İsviçre de buna kayıtsız kalma niyetinde değil. Ya diplomasi ve tarafsızlık geleneğine sadık kalacak ya da silah sanayisinin ekonomik çıkarlarına boyun eğecek. (Arkadaş)