AYNI İŞİ YAPAN KADIN VE ERKEK ARASINDAKİ ÜCRET FARKI
KAPANMIYOR.
İsviçre’de kadınlarla erkekler arasındaki maaş farkı 2020 ve 2022 yılları arasında azaldı. Ancak, bu farkın açıklanamayan kısmı giderek artıyor. İsviçre Federal İstatistik Ofisi’nin (OFS) son verilerine göre, kadınlar erkek meslektaşlarından ortalama %16,2 daha az kazanıyor.
ÜCRET FARKINDAKİ AÇIKLANAMAYAN KISIM NE DEMEK?
«farkın açıklanamayan kısmı», kadınlar ve erkekler arasındaki maaş farkının, objektif ve ölçülebilir kriterlerle izah edilemeyen bölümüdür. Bu farkın neden kaynaklandığı; çalışanların eğitim düzeyi, mesleki deneyimi, kıdemi, görev tanımı, sektörü veya işin özellikleri gibi verilerle açıklanamamaktadır.
Örneğin, aynı seviyede eğitim almış, benzer işlerde çalışan ve eşdeğer deneyime sahip kadın ve erkekler arasında hâlâ maaş farkı görülüyorsa, bu farkın nedeni belirgin değildir. İşte bu «açıklanamayan fark», çoğu zaman toplumsal cinsiyet önyargıları, ayrımcılık, kadınların sistematik olarak düşük maaşlı pozisyonlara yönlendirilmesi veya şeffaf olmayan ücret politikalarından kaynaklanıyor.
Bu tür bir fark, genellikle dolaylı veya doğrudan cinsiyet ayrımcılığı olarak değerlendirilmektedir çünkü rasyonel nedenlerle izah edilemeyen bu durum, kadınların sırf kadın oldukları için daha düşük maaş aldıklarına işaret eder.
MAAŞ FARKINDAKİ DÜŞÜŞ YAVAŞ İLERLİYOR
Kadın ve erkek maaşları arasındaki genel fark, yıllar içinde kademeli olarak azaldı. 2018’de %19 olan fark, 2020’de %18’e, 2022’de ise %16,2’ye geriledi. Ancak, bu gerileme sevindirici görünse de, açıklanamayan farkın oranı hızla artıyor.
Erkeklerin İsviçre’deki ortalama aylık maaşı 8.398 CHF iken, kadınların maaşı 7.034 CHF. Bu da kadınların yılda 16.368 CHF daha az kazandığını ortaya koyuyor. Eğitim seviyesi, kıdem, veya pozisyon gibi objektif kriterler bu farkın bir kısmını açıklasa da, geri kalan kısım ne çalışanın profiliyle ne de işin niteliğiyle açıklanabiliyor. Bu durum, açık bir şekilde cinsiyete dayalı maaş ayrımcılığı olarak değerlendirilmelidir.
KAMU VE ÖZEL SEKTÖR KARŞILAŞTIRMASI
Özel sektörde cinsiyetler arasındaki maaş farkı yıllar içinde azaldı ve 2022’de %17,5 seviyesine geriledi. 2020’de bu oran %19,5’ti. Kamu sektöründe ise maaş farkı daha düşük (%13,8) olmasına rağmen, açıklanamayan kısmın oranı daha yüksek ve %50’ye yaklaşıyor.
Kadınlar arasındaki maaş farkı sektörlere göre büyük değişiklik gösteriyor:
Otelcilik ve restoran sektöründe kadınlar erkeklerden %7,6 daha az kazanıyor.Makine sanayisinde bu fark %19,3’e çıkıyor.Finans ve sigorta sektöründe ise kadınlar erkek meslektaşlarından %29,4 daha az kazanıyor.
Bazı sektörlerde bu farkın büyük kısmı objektif nedenlerle açıklanamıyor. Örneğin, perakende sektöründe kadınlar %17,4 daha az kazanırken, bu farkın %60’ı hiçbir objektif neden ile açıklanamıyor. Taşımacılık ve depolama sektöründe ise bu oran %89’un üzerine çıkıyor.
Kadınların üst düzey pozisyonlarda çalıştığı yerlerde, açıklanamayan maaş farkı daha düşük. 2022’de bu fark üst düzey yöneticiler için %50,5 iken, hiyerarşik bir görevi olmayan çalışanlar için %82,8’e yükseliyor.
SONUÇ OLARAK
Bu veriler, cinsiyet ayrımcılığıyla mücadelede hâlâ ciddi zorluklarla karşılaştığını gösteriyor. Özellikle, maaş farklarının objektif kriterlerle açıklanamayan kısmının artması, sorunun köklerinde sınıfsal ve kurumsal önyargılar olduğunu gösteriyor.
Kamu sektöründe bile açıklanamayan farkların yüksek olması, bu durumun sadece özel sektörle sınırlı olmadığını ve devlet politikalarının da gözden geçirilmesi gerektiğini ortaya koyuyor. Ayrıca, sektörel bazdaki büyük farklar, belirli endüstrilerde daha yoğun ayrımcılığın yaşandığını gösteriyor. Bu nedenle, eşit işe eşit ücret ilkesinin daha sıkı yasal düzenlemelerle desteklenmesi ve özellikle açıklanamayan farkların detaylı bir şekilde incelenmesi için bağımsız denetimler yapılması talep edilmelidir.
Kadınların daha düşük maaşlar almaları sadece bireysel ekonomik kayıplara değil, toplumsal cinsiyet eşitliğine dair güvencenin olmadığını göstermektedir. Kadınlar ve emek örgütleri, bu eşitsizliği müzakere masalarında kanıksamak ve geçiştirmek yerine, somut çözüm yolları ve mücadele yöntemleri aramalıdır. (Arkadaş)