GÖSTERİ HAKKI ENGELLENİYOR

Uluslararası Af Örgütü Avrupa’daki durumla ilgili endişe verici bir rapor yayınladı. Gösteri hakkı hukukun üstünlüğünün temellerinden olmasina raümen Af Örgütü’nün raporuna göre, Avrupa’nın her yerinde ve İsviçre’nin tüm kantonlarında gösteri hakkı engelleniyor.
Uluslararası Af Örgütü’ne göre, düşünce ve ifade özgürlüğü temelinde, uluslararası hukuk ve İsviçre Anayasası tarafından güvence altına alınan gösteri hakkı, Avrupa genelinde yaygın bir saldırı altında. Örgüt, 9 Temmuz’da dünya genelinde yürütülen “Protestoları Koruyun” kampanyasının bir parçası olarak bu konuda endişe verici bir rapor yayınladı.
Af Örgütü, 21 Avrupa ülkesini inceledikten sonra hükümetlerin göstericileri giderek daha fazla fişlediğini, kriminalize ettiğini ve baskı altına aldığını tespit etti. İsviçre’de de durum farklı değil ve bu, Uluslararası Af Örgütü’nün Nisan ayında yayınladığı dünyadaki insan haklarının durumuna ilişkin son yıllık raporunda eleştirilen ana noktalardan biridir.

GÖSTERİ HAKKI, BİR AYRICALIK DEĞİL İNSAN HAKKIDIR
Af Örgütü, neredeyse tüm kantonlarda uygulanan izin sisteminin gösteri hakkına yönelik orantısız ve caydırıcı bir kısıtlama teşkil ettiğine ve gösteri düzenlemenin yetkililerin keyfine bırakılmaması gerektiğine dikkat çekiyor. Ayrıca bu durum, İsviçre tarafından da onaylanan ve toplantıların organizatörleri tarafından duyurulmasını da öngören uluslararası hukuka da aykırıdır.
Rapor, çok az sayıda insanın katıldığı ya da tepki gösterilen bir haberin üzerinden 48 saatten fazla bir süre geçtikten sonra yapılan her gösterinin, aylar öncesinden planlanan bir etkinlikle aynı izne tabi olmasına tepki gösteriyor. Af Örgütü İsviçre Kampanya Koordinatörü Anita Goh, “İster bir mahalle partisi, ister özel bir konser ya da ifade özgürlüğü ile ilgili bir gösteri olsun, belirli kurallar yoktur ve genel olarak aynı kurallar geçerlidir” diyor.
Önceden izin alma zorunluluğu bazen absürd bir hal alabiliyor: 15 Ağustos’ta Bern’de bir mahkeme, beş kişiyle birlikte Rusya Büyükelçiliği’ne dilekçe vermek için yetkililerden izin istememekle suçlanan bir Af Örgütü çalışanının davasını karara bağlayacak.

BÜROKRATİK ENGEL
Af örgütü tarafından dile getirilen bir diğer sorun da İsviçre’deki uygulamaların çok farklı olması. Her kantonun ve hatta her belediyenin bu alanda kendi kuralları var. Bu durum, yürürlükteki farklı yasalar ve kanton, belediye, idari veya polis düzeyinde ilgili çeşitli makamlar hakkında ayrıntılı bilgi sahibi olması gereken etkinlik organizatörlerinin işini zorlaştırıyor. «Bu gerçek bir baş ağrısı” diyor Anita Goh. «Federal düzeyde yönergelerin olması ve İsviçre genelinde uluslararası hukuka uygun bir yetkilendirme sisteminin önerilmesi gereklidir» diyor.
Sonuç olarak, İsviçre’deki durumun tam bir resmini çizmek kolay değil. İsviçre Af Örgütü bu sonbaharda yayınlayacağı bir raporda daha fazla ayrıntıya değinecegini ifade etti.
(Arkadaş)