Sınır muhafızları, polis memurları ve cezaevi personeli gibi, koşullar gerektirdiğinde üst araması yapabiliyorlar. Federal Mahkeme, bu muayenenin vücut yüzeyi ve mahrem bölge dışındaki boşluklarla sınırlı olması gerektiğine karar verdi.
MonRepos’taki yargıçlar, 2017 yılında Collex-Bossy gümrüğünde arabasının torpido gözünde yarım bir esrar bulunmasının ardından tam bir aramaya tabi tutulan 36 yaşındaki bir kadının şikâyetinin ardından gümrük personelinin yeterliliğini incelemeye çağrıldı. Bu olaydaki kadın, kıyafetlerinin içinden elle muayene edilmiştir. Ardından, kendisinden eğilmesini ve kalçalarını açmasını isteyen kadın, personelin önünde tamamen soyunmak zorunda kalmış.
Üst aramaları, “insanlık dışı muamele”
Kadın, yetkiyi kötüye kullanma ve zorlama nedeniyle suç duyurusunda bulunmuş ve 5000 frank tutarında manevi tazminat talep etmiştir. Cezai kovuşturmalar askeri adalet sistemi tarafından yürütülmüş olup halen devam etmektedir. Federal İdare Mahkemesi tazminat talebini reddetmiş, ancak davacıya tazminat ödenmesi için gerekli diğer koşulların yerine getirilip getirilmediğini belirlemek üzere davayı tekrar kendisine havale etmiştir.
Federal Mahkeme 13 Eylül’de yayınladığı bir kararla 36 yaşındaki başvurucunun itirazını kabul etti. Mahkeme, üst aramasının orantılılık ilkesine uymadığına hükmetti. Diğer yandan, kadın 2015 yılında cinsel eylemlerin kurbanı olmuş ve cüzdanında bu istismarı kanıtlayan bir kart bulundurmuştur.
Federal yargıçlar, kişisel eşyaların daha az müdahaleci bir şekilde incelenmesinin üst aramasından önce yapılması gerektiğini vurgulamışlardır. Bu sırayla ilerlemiş olsalardı, gümrük memurları kartı bulacak ve durumu daha iyi değerlendirebileceklerdi. Askeri mahkeme önünde, koşullar göz önüne alındığında, bir parça esrar için böyle bir arama yapmaktan kaçınacaklarını kabul ettiler.
Cinsel şiddet mağdurlarını savunma konusunda uzmanlaşmış Cenevre merkezli “Collectif de Défense” adlı kuruluşun avukatlarından ClaraSchneuwly’ye göre “üst araması insanlık dışı bir muameledir”. Basına verdiği demeçte, “Bazı insanlar bu tür aramalara karşı diğerlerinden daha savunmasızdır ve bu karar, cinsel şiddet mağdurlarının bu kategoriye girdiğini kabul ettiği için önemlidir” dedi.
Yasal bir belirsizlik ortadan kaldırıldı
Söz konusu davanın ötesinde, Federal Mahkeme, sınır muhafızları tarafından gerçekleştirilen üst aramalarının yasallığı konusundaki belirsizliği ortadan kaldırdı. Üç erkek ve iki kadından oluşan 2. Kamu Hukuku Mahkemesi, Gümrük Kanunu’nun mahrem alanın denetlenmesi konusunda açık olmadığını belirterek, kanunun gümrük memurlarına polis memurları veya cezaevi personeli ile aynı yetkileri verecek şekilde yorumlanması gerektiği görüşünde.Başka bir deyişle, sınır muhafızları, koşullar gerektirdiğinde, şüpheli kişilerin mahrem bölgesi de dahil olmak üzere tüm vücut yüzeyini gözle kontrol edebilir. Burun ve ağız boşluklarının muayenesine izin verilir.
Ancak, mahrem boşlukların muayenesi bir doktor tarafından yapılmalıdır. Genel bir kural olarak, acil durumlar dışında, tüm aramalar denetlenen kişiyle aynı cinsiyetten memurlar tarafından yapılmalıdır.
ClaraSchneuwly”Gümrük memurlarının travma ile başa çıkmak için daha iyi eğitilmesi gerekiyor. İsviçre’de mağdur sayısı son derece yüksektir ve bu rakamlar eğitim sırasında sistematik olarak verilmelidir ki aramalar sırasında bu durum dikkate alınsın” diye ekliyor. (Arkadaş)