Enerji krizi sağlıkta esnek çalışmanın bahanesi olamaz

Kantonlar Konseyi, elektrik veya gaz sıkıntısı durumunda şirketlerin gece ve Pazar günleri çalışmasını kolaylaştırmak istiyor. UNIA sendikasi “Kriz politikası olarak sunulan şey aslında işçilere yönelik bir saldırıdır. Ulusal Konsey bunu doğru yapmalıdır” dedi.

Kantonlar Konseyi, merkez sağ siyasetçi Andrea Gmür-Schönenberger’in enerji kriziyle mücadele kisvesi altında aslında burjuva partilerinin daha fazla esneklik taleplerine hizmet eden bir önergesini kabul etti. Bu, UNIA tarafından İş Kanunu hükümlerinin ortadan kaldırılması olarak değerlendirildi.

Krize karşı bir önlemle ilgisi yok

Gmür-Schönenberger’in önergesi, İş Kanunu Yönetmeliğinde bir değişiklik yapılmasını ve enerji sıkıntısı durumunun “gece veya Pazar günü çalışmaya acil ihtiyaç” olarak tanımlanmasını talep etmektedir.

Ancak, çalışma saatlerinin düzenlenmesi söz konusu olduğunda şirketler hâlihazırda zaten büyük bir esnekliğe sahipler ve çalışanlarını, Pazartesi’den Cumartesi’ye kadar, izin almaksızın sabah 6 ile akşam 11 arasında çalıştırabiliyorlar. Eğer gerçekten enerji sıkıntısı varsa, kanton iş müfettişliğine başvurarak altı aya kadar gece ve pazar günleri çalışmak için özel izin alabiliyorlar.

Önergeye karşı çıkan Federal Konsey de aynı şeyi ifade ediyor. Ancak UNIA sendikası, “Açıkçası, bu bir kriz politikası değildir” diyor.

Çalışanların zararına bir esnekleştirme

Frank krizi ve koronavirüs krizinden sonra enerji krizi, burjuva partileri ve işverenler tarafından esnekleştirme taleplerini dayatmak için öne sürülen yeni bahanedir. Bir kez daha krizin yükünü çekecek olanlar, hâlihazırda çoklu krizlerin ve satın alma gücündeki kayıpların sonuçlarına katlanan işçilerdir.

Burjuva partilerin argümanları giderek daha da tuhaflaşıyor. Sonuçta, çalışanların sağlıksız çalışma saatlerine karşı korunmasının zayıflatılması, mevcut yasaların etrafından dolanılması ve satış, endüstri veya lojistik alanlarında çalışanların çalışma koşullarının kötüleştirilmesi söz konusudur. Çünkü geceleri ve Pazar günleri daha fazla çalışmak, daha fazla stres ve özel hayata ve aile hayatına daha az zaman ayırmak anlamına geliyor.

Önerge Ulusal Konsey’e iletilecek. UNIA sendikası “Bu tehlikeli saldırıyı reddederek, iş hukukunun zayıflatılması durdurulmalıdır” diyerek harekete geçme çağrısı yaptı. (Arkadaş)