DUL VE YETİM ÖDEMELERİNDE KESİNTİ

Federal Konsey, “AHV/AVS dul ve yetim aylıklarının düzeltilmesine” ilişkin kararı kabul etti. Kamu Emekçileri Sendikası (SSP) kararı eşitlik kisvesi altında bir tasfiye projesi olarak nitelendirdi.

Federal Parlamento’nun kadın-erkek eşitliğinden her söz edildiğinde, bunu, sosyal kazanımların aşağı çekilmesi olarak anladığını belirten SSP, “Dul ve yetim aylıkları reformu bunun bir başka örneğidir” dedi. “Bu değişiklik özellikle utanç vericidir çünkü dulluk nedeniyle zaten zayıf düşmüş olan kadınları etkileyecek ve sevdikleri birini kaybetmiş olmanın zorluğuna bir de ekonomik zorluklar eklenecektir. Çünkü şatafatlı sözler ve kabul ettirmeyi kolay hale getirmek için verilen birkaç küçük taviz bir kenara bırakıldığında, geriye tek bir rakam kalıyor: 2035 yılı itibarıyla yılda 770 milyon frank daha az. Bugün dul ve yetim aylıkları için harcanan miktarın 1.8 milyar CHF civarında olduğu düşünüldüğünde, bu çok büyük bir meblağ. AVS/AHV bütçesinde, emekli maaşlarının mezar kazıcısı rolünden hoşlanmış görünen Sosyalist Bakan Élisabeth Baume-Schneider tarafından da savunulan açık bir kesinti” diyerek tepki gösterdi.

AİHM KARARI BAHANE EDİLİYOR
11 Ekim 2022’de Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, İsviçre’yi çocuk sahibi dul kadınlar ve dul erkekler arasındaki eşitsizliği ortadan kaldırmaya zorlayan bir karar verdi. Bu karar, en küçük çocuğu reşit olduktan sonra dul maaşını kaybeden bir babanın şikâyeti üzerine alındı. İsviçre, dul erkeklere dul kadınlarla aynı koşulları sağlamak için geçici bir düzenleme yaptı ve bu düzenleme yılda yaklaşık 12 milyon franka mal oluyor. “İsviçre gibi zengin bir ülke için bu mütevazı bir miktar” diyen SSP, “Öyle ki, federal danışman Viola Amherd’in özel danışmanının maaşının, vergilerimizle ödendiği halde, ABD başkanının maaşından daha yüksek olmasını bile tolere edebiliyor” açıklaması yaptı.

EŞİTLİK İLKESİ İSTİSMAR EDİLİYOR
Bu yıkımı haklı göstermek için Federal Konsey, «kadınların iş gücü piyasasında aktif katılımını ve yeni aile yapılarının dikkate alınmasını içeren toplumun gelişimine uyum sağlamak istiyoruz» şeklinde bir gerekçe sunmuştu. İsviçre Kamu Emekçileri Sendikası (SSP), bu maaşın tüm çift türlerine genişletilmesini desteklediğini, ancak bunun dul kadınlar aleyhine olmaması gerektiğini belirtiyor. “Çünkü kadınların daha fazla çalıştığı doğru olsa da, çoğunlukla yarı zamanlı çalışıyorlar ve daha düşük maaş alıyorlar. Çoğu durumda, çocuk doğduğunda iş gücünü azaltan veya en azından geçici olarak iş piyasasından ayrılanlar hâlâ annelerdir” diyor.

GÜVENCESİZLİK DAYATILIYOR
Esasen Federal Konsey, bunu kendisi de kabul ediyor çünkü Mesajında, «hayatta kalanların ekonomik durumu üzerine yapılan araştırmalar, dul erkeklerin genellikle dul kadınlardan daha iyi bir ekonomik durumda olduğunu gösteriyor. Erkeklerin aksine, kadınlar daha fazla yarı zamanlı çalışma eğilimindedir, özellikle anne olduklarında, oysa erkeklerin aktiflik oranı, ailevi durumları ne olursa olsun yüksek kalmaktadır.» diyor ve 2022’de, 15 yaş altı çocukları olan erkeklerin %86’sının tam zamanlı çalıştığını, oysa annelerin sadece %22’sinin tam zamanlı çalıştığını, yarı zamanlı çalışanların (%78) ise %42’sinin haftada 50 saatten az çalıştığını belirtiyor. Bu durumu göz önünde bulunduran Federal Konsey, hayatta kalan ebeveynler arasında eşitliği aşağıya çekmeye acele ediyor ve bu, binlerce dul kadın ve çocuklarının yoksulluğa düşme riskini beraberinde getiriyor. Çünkü dul bir kadının, eşinin kaybından dolayı yaşadığı gelir kaybını telafi edebilmesi için durumunu hemen düzeltmesi tamamen gerçek dışıdır. Çocuk büyütme süresi ve bunun sonucunda kaybedilen maaşlar kolayca telafi edilemez. Ayrıca, kadınların gelirleri üzerinde etkili olan yapısal ücret eşitsizliği de söz konusu olup, Federal Konsey bunun ortadan kaldırılması konusunda da pek aceleci görünmemektedir. Federal Konsey, yalnızca çok yetersiz olan geçici önlemler öngörmekle kalmıyor, aynı zamanda sigorta aleyhine yardım mantığını güçlendiriyor. Şu anki maaşların korunmasını öneriyor, ancak bu yalnızca 55 yaş ve üstü kişileri kapsayacak. Diğerleri için yalnızca kısa bir geçiş dönemi öngörülüyor. Ayrıca, 58 yaşından büyük zorluk çeken dul kadınlar için, onları gelir koşuluna bağlı olarak sağlanan ek yardımlara yönlendiriyor.

DAYANIŞMACI VE EŞİTLİKÇİ BİR AVS/AHV
SSP «Birinci emeklilik sisteminin güçlendirilmesi yönündeki pozisyonumuzu yineliyoruz» diyor. Güçlü bir AVS için, Konfederasyon katkısının herhangi bir şekilde düşürülmesine karşı çıkıyor ve 2025 yılında 13. emekli maaşının ödenmesini talep ediyor. Dayanışmacı bir AVS için, maaş katkıları yoluyla finansman sağlanmasını savunuyor. Eşitlikçi bir AVS için, dul kadınların mevcut haklarının cinsiyet veya statü ayrımı yapmadan genişletilmesini, ayrıca evli çiftlerin yalnızca iki maaşın %150’sini aldığı, ancak evli olmayan çiftlerin tam iki maaş aldığı ayrımcılığın sona ermesini talep ediyor. (Arkadaş)